Buraya Reklam Verebilirsiniz. :)

Eskimiş Yapraklar 3 – Google Adsense Deneyimim

Eğer siteniz varsa giderlerinizi karşılamanız gerekiyor, merhaba Google Adsense.

Üst satırda gördüğünüz şeyden siteme alabilmek için biraz uğraşmıştım. Bu işe giriştiğim dönem, henüz alan adımı yeni aktifleştirdiğim dönemdi. (Bkz: Eskimiş Yapraklar 2 – Alan Adı Hayalim) Sitemi yeni yeni düzene sokarken ufaktan reklam gösterimine başlayarak en azından site masraflarını çıkarmayı amaçlıyordum. Bu işin minimum bunaltma ve maksimum kazanç ile sağlanması taraftarıydım. Çünkü sitede gezerken boş bir noktaya tıklayınca fırlayan ve beni sinir eden bir ton reklamın benim ziyaretçilerimi sinir etmesine izin vermek istemiyordum. Bu düşüncelerim şimdi de geçerli. O zamanlarda da Google reklamları en kararlı ve en çok kazanç sağlayan modeldi, şuanda da öyle (Ben sunucu masrafını çıkartamıyorum orası ayrı). Ziyaretçilerimi sıkmadan reklam göstermek için Google Adsense‘ten başka çarem yoktu. Peki ya bunu nasıl yapacaktım?

Bu yazıda sizlere sitemi Google‘a nasıl kabul ettirdiğimden bahsetmek istiyorum. Google Adsense, hem kullanıcıların hem de reklam yayıncılarının dostudur. Kullanıcıya görmek isteyeceği reklam sunduğu gibi yayıncıya da kolaylıklar sunar. Eğer siteniz Google‘ın baştan kati bir suretle belirttiği kurallara uyuyorsa Googleile mükemmel bir dost oldunuz demektir.

2013 yılında Temmuz ayının ortalarında alan adımı almam birlikte Google Adsense başvurularına başlamıştım. Henüz elimdeki sitenin Google‘ın bazı kurallarına uygun olmaması sebebiyle reddedilince hırs yapıp ufacık(minnacık) bir yazı boyutuyla 30 adet A4 kağıdına sığacak kadar uzun olan Google Adsense kullanım sözleşmesini alarak okudum. Birkaç gün sitemdeki ve kendimdeki tüm eksiklikleri tespit ederek not aldım ve hazır alan adı vs. ile uğraşırken yeni sitemin Google‘ın tüm politikalarına uygun olması için çalışmalarımı ayrıca yürüttüm.

Bu süreçte henüz Google reklamlarını almaya hak kazanamamış kişilere en büyük önerim politikaları okumalarıdır. Çünkü orada her şey gayet net bir dilde yazıyor ve Türkçe. Site haritasından meta taglarına (metalar artık pek önemli değil Google’a göre), mobil uyumundan(çok önemli) yazılardaki kelime fazlalığına her şeyi elden geçirdim. O güne kadar yazdığım tüm konuları tek tek düzenledim. Siteyi de baştan yapınca her şeyi Google‘a göre ayarladım.

Sitemin tasarımını yaparken Google‘ın belirlediği tüm politikalara uyumluluk için birçok düzenleme yaptım. Kısa sürece onlarca Adsense isteği gönderdim. Lakin hepsi reddedilmişti. Sitemi tekrar yayına aldıktan bir-iki hafta sonra tatile memlekete gitmiştim. Evden çıkmadan evvel son düzenlemelerimi ve son başvurumu yapmıştım. Ümidim kesilmeye başlamıştı ki dağın başında Google‘dan bir mail geldi ve kabul edildiğimi müjdeliyordu. Bu süreçte “Önce botlar sonra da gerçek (?) kişiler sitemi inceleyerek en ufak politika ihlali olmadığına kanaat getirirlerse reklamlar yayınlanacak.” yazıyordu. Hemen elimdeki telefonla becerebildiğim kadar reklam kodlarını siteye ekledim ve beklemeye başladım. Birkaç gün sonra siteyi kontrol ettiğimde Google Reklamları diye reklam yayını başladığını görmüştüm. İnternet deneyimlerimdeki bir diğer dönüm noktasını da bu şekilde yaşamıştım. O günleri ve o hislerimi hiç unutamıyorum. Anlatırken bile müthiş bir şey olduğunu düşünerek gururlanıyorum. :)

Bir başka yazıda görüşmek üzere…

Yorum Gönder

0 Yorumlar